-
1 çapraz
-
2 تصالب
Iتَصَالَبَ1. çaprazlamakAnlamı: çapraz duruma getimek2. kesişmekAnlamı: birbirini kesmekIIتَصَالُبçaprazAnlamı: birbiriyle kesişen -
3 تقاطع
Iتَقَاطَعَ1. çaprazlamakAnlamı: çapraz duruma getimek2. kesişmekAnlamı: birbirini kesmekIIتَقَاطُع1. dört yolAnlamı: dört yolun birleştiği yer2. çaprazAnlamı: birbiriyle kesişen
См. также в других словарях:
çapraz — sf., Far. çep + rāst 1) Eğik olarak birbiriyle kesişen 2) İki taraflı, karşılıklı Çapraz ateş. 3) zf. Eğik bir biçimde Boynuna çapraz astığı tüfeğini yokladı. S. Kocagöz 4) is. Bir tür olta iğnesi 5) is., hlk. Kopça, düğme 6) is., sp. Güreşte… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ZAVİYE — Köşe. * Küçük tekke. * İki çizginin birleşmesi ile hasıl olan köşe, şekil. * Mat: Birbiriyle kesişen iki satıh veya iki çizginin birleştiği yerde meydana gelen açıklık. Açı. Açı ölçü birimi 360 eşit parçaya bölündüğü takdirde derece , 400 eşit… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
dikgen — sf., mat. Birbiriyle veya kesim noktasındaki teğetleriyle dik açı yapacak biçimde kesişen Dikgen doğrular. Dikgen eğriler … Çağatay Osmanlı Sözlük